Avrupa’nın işçi açığını karşılamak için 1960’lı yıllarda kapılarını Türk işçilerine açması ile ülkenin birçok bölgesinden binlerce kişi, gurbetin yolunu tuttu. Er çok Almanya olsa da Hollanda, Fransa ve Belçika gibi ülkelerde Türk işçilere ihtiyacı vardı. Tıpkı Mualla Karcı’nın babası da 1965 yılında Malatya’dan Hollanda’ya gidenlerden. Türkiye’de 2 çocuğu olan karcı ailesinin Hollanda’da doğan tek çocukları Mualla, Hollanda’da doğan ilk nesil gurbetçi çocuklarından birisi oldu.Türkiye’ye gelip giderken gördüğü pilotları duyduğu hayranlık onun iki üniversiteden sonra pilot eğitimi almaya itmiş. Hollanda’da başlayan pilotluk macerası şimdi Antalya’da devam ediyor. Hollandalı eşi Michel ve 8.5 yaşındaki oğlu Joey Jonkman, kedileri ve köpekleri ile Hollanda gibi soğuk ve gri bir ülkeden sonra cennet gibi bir Antalya’da yaşamanın keyfini sürüyorlar.-Siz Hollanda’da doğdunuz ama Malatya’ya gelip gidiyor muydunuz?Mualla Karcı, Elbette Malatya’daki akrabalarımızı ziyaret etmek için 4 yılda bir geliyorduk. Çünkü o zamanlarda imkanlar çok iyi değildi. Ben 1971 yılında Hollanda’da doğan ilk nesil çocuklardanım. Zaten pilotluk aşkım Türkiye’ye gelip gitme sırasında oluştu. Henüz 4 yaşındaydım. Türkiye’ye gelirken ilk kez pilot gördüm. Onların üniformaları, şapkaları, çantaları beni çok etkiledi. İşte o gün ben pilot olacağım diye kendi kendime söz verdim. Hava limanının heyecanı, havası beni çok etkiliyordu. Pilot olmamın imkansız gibi bir şey olduğunu biliyordum. O yıllarda pilotlar genellikle asker kökenli kişilerden olduğunu biliyordum.İmkanlarımız öyle bir eğitim almaya müsait değildi. Hollanda’da 3 tane üniversite var onlarda özel üniversiteler. Liseyi bitirdikten sonra Mimarlık okudum, bir sene. Teknik bir üniversite olduğu için hoşuma gitmedi ve bıraktım. Otelcilik Yüksek okuluna başvurdum ve orayı okurken bir arkadaşım istiyorsan iki gün sonra pilotluk sınavları var müracaat et dedi. Hem gözlük kullanan biri hem de bir kız olarak kabul edileceğimi sanmıyordum ama yinede katılmak istiyordum. 500 kişi müracaat etmiş. Oraya girmek için bir ücret yatırmak gerekiyordu. Bankada bulunan 2 bin 500 Guldenim vardı onu çekip yatırdım.-Bu duruma aileniz ne tepki verdi?Mualla Karcı, Babam vefat ettiği için bizi annem büyüttü. O Malatya’nın bir köyünde doğduğu için bizim avukat ya da doktor olmamızı istiyordu. Kafasında başka bir meslek yoktu. Aynı zamanda annemin uçuş korkusu vardı. O nedenle karşı çıktı ama ben yine de sınavlara katıldım. Sınavlar 5 gün sürecekti. İlk günü atlattım, ikinci günü atlattım, birde baktım son gündeyiz. 500 kişiden 30 kişilik bir gurup kalmıştık. 1993 yılında 30 kişi ile başlayan eğitim 3 yılın sonun da mezun olan 12 kişiden birisi ben oldum. Benimle birlikte bir bayan arkadaşım daha mezun olmuştu.-Niye pilot, hostes değil de. O yıllarda bayan pilot neredeyse hiç yoktu?Mualla Karcı, Kesinlikle pilotluk dışında hiçbir şey düşünmedim. Evet gerçekten o zamanlarda bayan pilot yoktu. Hostesleri görüp onlara özenebilirdim ama ben sadece pilot olmayı kafama koymuştum. Mimarlık ve Turizm ile ilgili okullara başlamama rağmen hiç birisinin bana göre olmadığını anladım ve yarıda bıraktım. Ama şimdi çok sevdiğim pilotluğu yapıyorum.-İlk kez tek başına uçtuğunda neler hissettin, nasıl geçti 3 yıl?– Mualla Karcı, 500 kişiden 30 kişi arasına kalmak çok kolay değildi. Girerken de benim fazla bir umudum yoktu açıkçası. İlk yıl zaten neredeyse hiç uçak yüzü görmedik. Tamamen teorik bilgilerle geçti. 1993 yılında eğitime başladık ve ikinci sene olan 1994’ün ocak ayında uçmaya başladık. Bütün sınavları geçtikten sonra uçak eğitimi için piste gittiğimizde karşıma Mickey Mouse gibi oyuncak gibi bir uçak çıktı. Ben bununla uçmam diye karşı çıktım. Uçağın benzinini kendin yüklüyorsun.Ben normal bir yolcu uçağı bekliyordum. 1 saat süreyle uçuyorduk. Ama bunun öncesinde 2 saat bir takım hesaplamalar vardı. Yakıtın durumu, rüzgarın yönü gibi bir takıp hesaplamalar yapıyorsunuz. Elimizde bir harita var ve ona göre uçuyorsunuz. 5 dakika sonra bir kilise var orada olacaksınız, sonra bir fabrika var. Bunları takip ederken eğer kiliseyi bulamazsanız işte o zaman panik yaşanıyor. Eyvah kayboldum. Ama uçağa ilk kez bindiğimde hiç heyecan duymadım ve tam tersi kendimi sanki evimde gibi, odamda gibi hissettim. Sonuçta 3.5 yıl gibi bir sürede bitirdim ve 6 ay Amerika’ya gönderildim.-Neden Amerika?– Mualla Karcı, Hollanda’da hava şartları iyi olmadığı için Amerika Florida’ya 6 aylığına eğitime gittim. Pilotluk eğitimi alırken aynı zamanda çalışıyordum. Çünkü pilotluk eğitimi bir hayli masraflı bir eğitimdi. Onun için otel ve restoranlarda garsonluk yapıyordum. Oradan patronum olan Michel Jankman ile iyi bir arkadaşlığımız vardı. Ailem ile tanışıyordu ve evlenme kararı almıştık. Ama benim Amerika eğitimim nedeniyle bunu biraz ertelemek zorunda kalmıştık. Michel senin yanına tatile geliyorum dedi. Birlikte Laswegas’a gittik. Orayı gezerken Michel bana evlilik teklifi yaptı ve orada evlendik. -Hollanda’da pilotluk eğitimi çok pahalı bir eğitim sadece garsonluk yaparak karşılamadın galiba, ailen mi destek oldu?Mualla Karcı, Ailemin durumu benim pilotluk eğitimi sağlayacak kadar iyi değildi. O nedenle banka kredisi ile karşıladım. Bütün ödemeleri banka ödüyordu benim haberim bile olmadı. Ben garsonluk yaparak kendi harçlığımı çıkartıyordum. Amerika’ya bekar gidip evli döndükten sonra 1997 yılında mezun oldum. O zaman iş olmadığı için sekreterlik yapıyordum, genel müdür yardımcılığı yapıyordum. Sonra uçuş eğitimi aldığım okul bana uçuş öğretmenliği teklifinde bulundu. Bir süre yaptıktan sonra Türkiye’ye geldik. İstanbul’da Alfa hava yollarında görev aldım. 1.5 yıl boyunca 3. Pilot olarak başladım. 2.5 yıl çalıştıktan sonra Sun Expres’e başladım. 2000 yılından beri Sun Express’te çalışıyorum. Ve artık 1. Pilot olarak çalışıyorum.-3. Kaptan olarak başladın ve şimdi 1. Kaptansın. Sol koltuğa oturmak için ne yapmak lazım?Mualla Karcı, Tüm dünyada kaptan olmak için belirli şartlar var. Benim Hollanda’da aldığım lisans Avrupa lisansı olmasına rağmen birde Türkiye’den lisans almam gerekti. Onları da yerine getirdikten sonra uçmaya başladım. Kaptan pilot olmak için 4 bin uçuş saati gibi bir takım şartları var benim bütün bu şartları yerine getirdim ve artık kaptan pilotum.–Kadınlar her alanda olduğu gibi erkek mesleği olarak bilinen pilotluğu bile kadınlar ele geçirmeye başladı. Bu durum erkek meslektaşların tarafından nasıl karşılandı?Mualla Karcı, Öyle büyük bir olumsuzluk ve benim beklediğim kadar bir tepki olmadı. İlk kez bir kaptanın yanına oturduğumda karşılıklı bir tedirginlik yaşadık. 27 yaşında genç bir kız olarak yaşlı ve tecrübeli bir kaptanın yanındaydım. Önceleri biraz kızardı, sıkıldı ve sonra bana dönerek, ‘Bak Mualla şirketimize hoş geldin ama kusura bakma benim rahatlamam için küfür etmem lazım dedi ve bastı küfrü ve rahatladı. Sonra alıştık zaten. Çünkü kokpit çok küçük bir alan ve saatlerce birlikte uçuyorsunuz. Bir birinizi iyi tanımak ve iyi anlaşmak zorundasınız. Arkanızda 300 kişiyi taşıyorsunuz. O nedenle çok fazla büyük sorunlar yaşamadım. Ama bayan pilotlar hala çok az.–Yolculukta ilginç anılar yaşanır, sizin böyle bir anınınız var mı?Mualla Karcı, Tabi ki oluyor. Antalya bir uçuşumuz vardı. Onu tamamladıktan sonra THY ile İstanbul’a dönerken Hülya Koçyiğit ile yan yana uçtum. Onunla tanıştım ve çok sevindim. Ne kadar güzel bayan pilotların olması seninle gurur duyuyorum dedi. Ama bir amca ile yaşadığım olay çok ilginçti. Ankara’dan yurt dışına gidecek olan bir amca vardı. Lastik ayakkabıları, çanta yerine çuval taşıyan bir adamdı. Beni görünce biraz şaşırdı. Yan tarafta bulunan bir hostesin yanına giderek kızım bu hostes mi? ne iş yapıyor diye sordu. Hostes arkadaşta amcacığım o bizim pilotumuz cevabı verince, amca nasıl yani bu uçağı bu kız mı uçuracak? dedi. Bir süre yerinde oturduktan sonra ben inmek istiyorum diye yerinden kalktı ve kapıya yöneldi. Amcayı zorlukla ikna ettik. O amcanın panik halini bir türlü unutamıyorum.
Söyleşi
10 Şubat 2021 - 20:44
Güncelleme: 10 Şubat 2021 - 23:18
Beni gören bir yolcu uçaktan iniyordu Mualla Karcı
Avrupa’nın işçi açığını karşılamak için 1960’lı yıllarda kapılarını Türk işçilerine açması ile ülkenin birçok bölgesinden binlerce kişi, gurbetin yolunu tuttu. Er çok Almanya olsa da Hollanda, Fransa ve Belçika gibi ülkelerde Türk işçilere ihtiyacı vardı. Tıpkı Mualla Karcı’nın babası da 1965 yılında Malatya’dan Hollanda’ya gidenlerden. Türkiye’de 2 çocuğu olan karcı ailesinin Hollanda’da doğan tek çocukları Mualla, Hollanda’da doğan ilk nesil gurbetçi çocuklarından birisi oldu.
Söyleşi
10 Şubat 2021 - 20:44
Güncelleme: 10 Şubat 2021 - 23:18